Delîl Rojhilat yoldaşımız, Rojhilatê Kurdistan’ın Serdeşt şehrine bağlı bir köyde yaşama gözlerini açtı.
Rojhilatê Kurdistan halkının asimile olmamış, kendisini korumuş, dilinde ve kültüründe ısrar ederek yaşayan derin yurtseverlik ortamında büyüdü. Rojhilat halkımızın direniş ve yurtseverlik geleneği Delîl yoldaşımızın duygu ve düşünce dünyasını şekillendirdi, kendisinin farkında olan yurtsever bir Kürt genci olarak yetişmesini sağladı. Rojhilat’ı Kurdistan'da toplumsallığı bozulmamış Kürt köyünde demokratik komünal değerlerin hakim olduğu bir çevrede büyümesi Delîl yoldaşımızın karakterini şekillendiren en önemli faktördü. Çalışkan ve zeki bir genç olan yoldaşımız, İran devlet okulunda 11 yıl okudu ve elektronik bölümünde kendisini geliştirdi. Delîl yoldaşımızın babasının vefat etmesi, ailevi sorumluluğun yükünü erken yaşlarda üstlenmesine yol açtı. Bu yüzden bir yandan okurken bir yandan da bir emekçi olarak çalıştı. Ülkemiz Kurdistan’ı 1639’da ikiye bölen ve bugüne kadar da yürürlükte olan Qesri Şêrîn anlaşmasının Bakurê Kurdistan ve Rojhilatê Kurdistan arasına çizdiği sınırlarda kaçakçılık yapmak zorunda kaldı. Delîl yoldaşımız, kolberlik olarak da adlandırılan bu zorlu işi yaparken aynı zamanda ülkemizin parçalanmışlığının derin acısını yaşadı. Kürt halkının ülkesinin işgal edilmiş olması, yapay sınırlarla parçalanması, Kürtler’in ekonomik sömürüye maruz bırakılarak nan’a muhtaç hale getirilmesi, kendi toprağında kaçakçı durumuna düşürülmesi ve sürekli olarak bu yüzden katledilmesi Kürt halkının tarihsel trajedisidir. Delîl yoldaşımız bu trajedinin ve derin haksızlığın acısını yaşayarak Kürt halkının sıkıştırıldığı soykırım cenderesinin gerçeğini bilince çıkardı. Delîl yoldaşımız, Kürt halkının ve ülkesi Kurdistan’ın özgür olması gerektiğine yürekten inandı. Derin yurtseverlik duygularıyla özgürlük mücadelesine atılmak için arayış içerisine girdi. Arayış sürecinde Rêber Apo ve PKK gerçeğini tanıdı. Rêber Apo’yu tanıdığında Kürt ulusunun önderi olduğunu, Kürt halkını adeta küllerinden yeniden yaratarak ayağa kaldırdığını ve özgürlük mücadelesine koyduğunu gördü. Bu hakikatleri gördüğünde Rêber Apo’ya derinden bağlandı ve bu temelde 2012 yılının sonbaharında Qendîl’de Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katıldı.
21 Eylül 2025
HPG Basın İrtibat Merkezi
Delîl yoldaş, emekçiliği, dürüstlüğü ve samimiyetiyle çok çabuk bir biçimde yoldaşlarıyla kaynaştı. Dağlı Kürt kavminin bir ferdi olduğu için gerilla ve dağlarla bütünleşmekte sıkıntı yaşamadı. İlk gerilla eğitimini büyük bir coşku ve heyecan içinde başarıyla tamamladı. Bu temelde Qendîl’de ilk gerilla pratiğine başladı. Delîl yoldaşımız, güven veren duruşu ve katılımıyla erkenden çeşitli görevler üstlendi. Ağır silah birliğinde ve daha sonra da KCK YK Eşbaşkanlık kurumumuzun geniş güvenliğinde faaliyet yürüttü. Delîl yoldaşımız burada ideolojik, örgütsel ve askeri olarak güçlü bir birikim ve tecrübe kazandı. Hem gerillacılıkta hem de Apocu militanlıkta yetkinleşti. Kürt halkına en büyük soykırım saldırılarını yapan işgalci Türk devletinin 2015 – 2016 sürecinde Bakurê Kurdistan’daki öz yönetim direnişlerine hunharca saldırması, sivilleri katletmesi, Taybet Ana’nın cenazesini günlerce yerde bırakması, Kürt halkının çocuklarının cenazelerini buzdolabında saklamak zorunda kalması, Cizîr bodrumlarında insanlarımızı diri diri yakarak katletmesi Delîl yoldaşımız için bardağı taşıran son damla oldu. Türk devletinin bu insanlık dışı soykırımcı saldırılarına karşı fedaice savaşmak için ısrarla Bakurê Kurdistan’a geçmeyi önerdi ve 2016 yılında Botan’a geçti.
Botan dağlarına ve Bakur gerillacılığına hızla adapte olan Delîl yoldaşımız, sanki yıllardır Botan’da pratik yürütüyormuşçasına hemen sorumluluk üstlendi. Girişkenliği, sorumlu davranması, yoldaşlarının yükünü paylaşması ve en önemlisi de halkımızın beklentilerine cevap olmak istemesi Delîl yoldaşımızı sorumlu düzeyine taşıdı. Botan’da tim ve takım komutanlığı düzeyinde görev alacak kadar kendisini geliştirdi. Botan’da hareketli gerilla timlerinde yer alarak Feraşîn’den Besta’ya, Gabar’dan Cûdî’ye, Herekol’dan Kêla Memê ve Kato’ya kadar gitmediği alan kalmadı. Delîl yoldaşımız, Botan’ın hangi bölgesinde bir ihtiyaç açığa çıkmışsa, nerede eylemsellik geliştirme imkanı varsa hemen oraya koştu. Hiç tereddüt etmeden sorumluluk üstlendi, yoldaşlarına yardımcı oldu ve sürekli olarak düşmanı vurmanın fırsatlarını kolladı. Fermandar Egîd’in ardılı olan Delîl yoldaş, Diriliş Bayramı’nın yıl dönümünde 16 Ağustos 2017’de Botan Sahası’nda, Besta bölgesinin Deriyê Beroj mıntıkasında gerçekleştirilen çok başarılı ve tarihi eylemde saldırı kol komutanı olarak düşmanın üzerine yürüdü. Bu tarihi eylemde tıpkı kendisi gibi Rojhilatê Kurdistan’dan olan kahraman Kürt kadını Mizgîn Ronahî – Halime Efendak yoldaşımız da diğer saldırı kolunun komutanlığını yapıyordu. Mizgîn ve Delîl yoldaşlar bu eylemde birer şahin gibi düşmanın içine daldılar, düşman mevzilerini tarumar edip işgalcileri bertaraf ettiler. Böylece halkımıza yaşatılan derin acıların intikamı olmayı başardılar.
Delîl yoldaşımız, kendisini emekle yaratan, duruşu ve katılımıyla tüm yoldaşlarının güvenini, sevgisini ve saygısını kazanan genç bir komutan haline geldi. Botan Saha Komutanlığımız ile birlikte hareket ederek hem komutanlığımızın güvenliğini sağladı hem de güçlü eylemlerin gelişmesi için her yönden katkı sağladı. Göz dolduran pratiği ile dönem görevlerine yanıt olan ve tarihi rolünü başarıyla oynayan bir komutan olarak Botan’da bölge komutanlığı düzeyinde görevlere atandı. Botan’ın hemen hemen her karış toprağında alın teri döken Rojhilatê Kurdistan halkının yiğit evladı Delîl yoldaş, adını mücadele tarihimize ve Botan halkının yüreğine kazıdı. Fedakarlığıyla bilinen Delîl yoldaşımız, Botan’dan Amed’e geçecek gerilla grubunu sağlam bir biçimde Gabar’a ulaştırmak için çıktığı yolda, Ekim 2021’de Çirav alanında düşmanla yaşanan temasta üç yoldaşıyla birlikte şehadete ulaştı. Genç ömrünü ve tüm benliğini hiç tereddüt etmeden halkımızın özgürlüğüne adayan Apocu komutan Delîl yoldaşın emekleri ve mücadelesi asla unutulmayacak, bizlere daima yol gösterecek ve mücadele pusulamız olacaktır.






