Egîd yoldaşımız Rojhilatê Kurdistan'ın önemli direniş merkezlerinden biri olan Sine'de yurtsever ve Kürtlük değerlerine bağlı bir ailede dünyaya geldi.

Ailesinin ve yaşadığı çevrenin Kürt kültür, gelenek ve direniş çizgisini esas almasından dolayı Egîd yoldaşımız da küçük yaştan itibaren yurtsever bir bilinçle yetişti. Her ne kadar gittiği okullarda rejimin asimilasyon ve soykırım politikalarına maruz kalmışsa da güçlü yurtseverlik bilinci ve ailesinin Kürtlük gerçekliğine köklü bağlılığı nedeniyle kendisini korumayı başardı. Küçük yaştan itibaren ülkemiz Kurdistan ve halkımızın içinde bulunduğu işgal ve sömürge durumunun farkında olan Egîd yoldaşımız, bu uğurda yürütülen mücadelelerin de farkındaydı. Farklı siyasi grup ve partilerin mücadele ve direniş anılarının güçlü bir şekilde yaşandığı bir çocukluk süreci yaşayan yoldaşımız, tüm bu mücadelelerin ve direnişlerin yenilgiyle sonuçlanması ve bu direnişlerin önderlerinin şehit edilmesi nedeniyle rejime büyük öfke duydu. Özellikle 1999 yılında Önderliğimize yönelik gerçekleştirilen Uluslararası Komplo ve sonrasında Rojhilatê Kurdistan başta olmak üzere tüm Kurdistan ve dünyada gelişen protestolar, Egîd yoldaşımızın hem Rêber Apo ve mücadelemizi tanımasını hem de düşmana olan öfkesinin daha da bilenmesini sağladı. Rojhilatê Kurdistan'da gerçekleşen protesto eylemlerinde abisi Yusuf Gencezade ve birçok değerli yurtseverimizin şehadete ulaşması Egîd yoldaşımızı derinden etkilediği gibi mücadele kararlılığına ulaşmasını da sağladı.

Düşmanın tüm baskı, işkence ve katliamlarına rağmen mutlaka halkımızın özgürlüğünü hedefleyen direniş ve mücadelelerin sürdürülmesi gerektiğine inanan Egîd yoldaşımız, gençlik dönemlerinden itibaren Kurdistan'daki mücadele gerçekliğini daha iyi anlamaya başladı. Özellikle özgürlük ve bağımsızlık adına ortaya çıkan birçok hareketin veya partinin bunu gerçekleştirecek bir pratikten yoksun olduğunu gözlemleyen yoldaşımız, bunlarla halkımızın özgürlüğüne ulaşamayacağını erkenden bilince çıkardı. Daha sonra Apocu hareketle tanışan yoldaşımız, gördüğü ilk Apocularda farkettiği tutarlılık ilkesinden derinden etkilendi. Apocuların konuştukları gibi yaşaması ve buna denk bir pratiğin sahibi olması onda derin bir iz bıraktı. Bu nedenle hiç tereddüt etmeden ancak Apocu direniş çizgisiyle halkımızın özgürlüğüne kavuşacağına inandı. Genç bir Kürt yurtseveri olarak artık halkımıza karşı sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğinin zamanı geldiğini düşünen yoldaşımız, ilk olarak milislik çalışmalarında yer almaya başladı. Son derece kritik ve önemli olan bu çalışma ile mücadele gerçekliğimizi daha yakından tanıma olanağına ulaştı. Her ne kadar üniversiteden muhasebe mezunu olsa ve önünde normal bir yaşam seçeneği olsa da Egîd yoldaşımız halkımız için mücadele etmeyi her şeyin önünde gördü. Halkımızın özgürlüğünün ancak her bir ferdin fedakarlık yapması ile gerçekleşebileceğine inanan yoldaşımız, bu anlamda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmekten geri durmadı. Uzun bir süre milislik yaptıktan sonra Rêber Apo ve mücadele gerçekliğimizi daha yakından tanıyan Egîd yoldaşımız, artık katılımını artırması gerektiğini düşündü. Verilen onca bedele sıradan bir katılımla cevap olunamayacağını düşünerek daha fazla yoğunlaştı. Rojava ve Başûrê Kurdistan'a yönelik çete saldırılarının halkımız üzerindeki soykırım tehlikesini daha da artırması Egîd yoldaşımız için aktif ve profesyonel mücadele gerekçesi oldu. Bu temelde 2014 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönen yoldaşımız, gerilla saflarına katılarak halkımızın özgürlük savaşçısı oldu.

Yeni savaşçılar eğitimini Qendîl bölgesinde alan Egîd yoldaşımız, burada gördüğü derslerle kısa sürede dağ ve gerilla yaşamına uyum sağladı. Bu nedenle hiçbir şekilde zorlanmayan yoldaşımız, yaşama aktif bir katılım sağladı. Her ne kadar Rêber Apo felsefesinden haberdar olsa da bu süreçte gördüğü eğitimler ve yoldaşlarıyla yürüttüğü tartışmalar sonucunda özgürlük felsefesini daha fazla bilince çıkardı. Kişiliğinde somutlaştırmak için derin bir yoğunlaşmanın içerisinde oldu. Eğitime aktif katılımının yanı sıra son derece mütevazı ve olgun bir kişiliği olan Egîd yoldaşımız, bu özellikleri sayesinde kısa sürede yoldaşlarının saygısını kazanmayı başardı. Halkımıza yönelik yürütülen saldırılara karşı cevap olabilmesinin tek yolunun kendisini askeri anlamda geliştirmek olduğunun bilincinde olan yoldaşımız, bu temelde askeri eğitimlere yaklaştı. Gerilla taktiklerini öğrenmek için büyük bir çaba ve ısrarın sahibi oldu. Böylece kendisini savaş şartlarına göre hazırlayan Egîd yoldaşımız, eğitimini başarılı bir şekilde bitirdikten sonra ısrarla savaşın yoğun olduğu alanlara geçmek istedi.

Fakat kimi ihtiyaçlardan dolayı yine Qendîl bölgesinde çalışmalarına devam etti. Yaklaşık olarak 4 yıl boyunca istikrarlı bir şekilde bulunduğu Qendîl bölgesinde birçok çalışmada yer aldı. Bu süreci tecrübe kazanma, kendisini örgütsel, ideolojik ve askeri anlamda yetkinleştirme dönemi olarak değerlendirdi. Yer aldığı tüm çalışmalarda emekçi ve fedakar katılımı ile yoldaşlarına örnek oldu. Yine dürüst, samimi ve mütevazı kişiliği ile tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edindi. Yer aldığı her çalışmada başarıdan başka bir ihtimali kabul etmeyen Egîd yoldaşımız, yaşamsal anlamda ulaştığı yetkinliği savaş meydanlarında da göstermek istedi. On yıllardır halkımıza karşı katliam gerçekleştiren Türk ordusuna karşı yüreğinde biriktirdiği öfkeyi savaş meydanlarında eyleme dönüştürmek istedi. Bunun için kendisini yeni dönem gerilla taktiklerinde eğiten ve böylece profesyonel bir devrimci olan Egîd yoldaşımız, ısrarla savaşın en yoğun olduğu alanlara geçmek istedi.

Yaşamdaki duruşu ve pratiğe gitmek için yaşadığı coşku ve heyecanla yoldaşlarını ikna etmeyi başaran Egîd yoldaşımız, bu temelde Xakurkê bölgesine geçti. Burada yürütülen destansı direnişe katılarak yoldaşlarının mücadelesine güç vermek istedi. Örgütsel olgunluğu ile tanınan yoldaşımız, hiçbir çalışmayı birbirinden ayırt etmeksizin fedaice bir katılım sağlamayı esas aldı. Yoldaşlarının önerisi ile savaş tünellerinin yapımını üstlenen yoldaşımız, bu çalışmada verdiği emek ve çaba ile savaş sürecinde de sonrasında da kritik bir rol oynadı. Stratejik bir çalışma olarak gördüğü tünel yapımının sonuca ulaşması için üstün bir çabanın sahibi olarak tüm yoldaşlarının saygısını kazandı. 5 Mayıs 2020 günü beraberindeki Harun yoldaşımızla birlikte şehadete ulaşan Egîd yoldaşımızın özgür Kurdistan hayalini mutlaka gerçekleştireceğimizin sözünü veriyoruz. 

29 Kasım 2025

HPG Basın İrtibat Merkezi

 

 

 

 

 

© 2025 hpgsehit.com KURDISTAN