Reşîd yoldaşımız, Colemêrg'de Mamxurî aşiretine mensup bir ailede dünyaya geldi.
Mensubu olduğu Mamxurî aşiretinin binlerce yıllık Kürt kültür ve geleneklerini muhafaza etmesi ve özgürlük hareketimizle birlikte bunun mücadelesini vermesi nedeniyle özüne bağlı bir şekilde yetişti. Türk devlet okullarında bir süre okuyan yoldaşımız, düşman gerçekliğini ilk olarak burada tanıdı. Her şeyi ile kendisine yabancı olan bu okulları hiçbir zaman kendisine ait hissetmedi. Bu okullarda Kürt çocuklarının sistematik bir şekilde asimile edilerek kendi gerçekliklerinden uzaklaştırıldığını fark eden yoldaşımız, bu nedenle düşmana büyük bir öfke duydu. Okulu bitirdikten sonra ailesinin geçimine katkıda bulunmak için farklı şehirlerde çeşitli işlerde çalışan Reşîd yoldaşımız, bu süreçte hem emek olgusuyla tanıştı hem de düşman gerçekliğini daha net tanıma imkanı buldu. Emekle yaratılan her değerin kutsallığını kısa sürede bilince çıkaran yoldaşımız, kendi öz gücüne dayanmayı ve kendi ayakları üzerinde durmayı bir yaşam biçimine, kişilik özelliğine dönüştürdü. Bu nedenle çevresindeki herkes tarafından saygı duyulan biri oldu. Düşmanın sadece okullar yoluyla değil, yaşamın her anında ve alanında halkımızı soykırıma uğratmak için uğraştığını bilince çıkaran Reşîd yoldaşımız, düşmanın bunun için özellikle Kürt kadın ve gençlerine yöneldiğinin farkındaydı. Gençleri mücadelemizden uzaklaştırmak ve toplumsal değerlerine yabancılaştırıp yozlaştırmak için her türlü yolu denediğini gören yoldaşımız, düşmana olan öfkesini daha da büyüttü. Düşman politikalarının tersine her Kürt gencinin özgürlük hareketi etrafında kenetlenerek halkımızın özgürlük mücadelesini büyütmesi gerektiğini düşünen yoldaşımız, kendisi de her zaman mücadelenin içinde oldu. Halkımızın yaşadığı sorunların ve gelişen düşman saldırılarının her zaman farkında olan yoldaşımız, özellikle 2014 yılından itibaren Rojava ve Şengal'deki halkımıza yönelik soykırım saldırılarının yoğunluk kazanması üzerine mücadele arayışını daha da yoğunlaştırdı. Halkımızın yurtsever bir evladı olarak görev ve sorumluluklarının gereğini yerine getirmesi gerektiğinin bilincinde olan yoldaşımız, bunu en iyi gerilla saflarına katılarak gerçekleştirebileceğini anladı. Bu temelde 2014 yılında yüzünü yanı başındaki Zagroslara dönen yoldaşımız, gerilla saflarına katılarak halkımızın özgürlük savaşçısı oldu.
Başta Zagroslar olmak üzere tüm Kurdistan'da zafer komutanlığının sembolü olarak bilinen Şehîd Reşîd Serdar – Mehmet Can Gürhan yoldaşımızın adını alarak özgürlük mücadelesine ilk andan itibaren şehitlerin anısını yaşatma ve zafer kazanma iddiasıyla başlayan Reşîd yoldaşımız, tüm mücadele yaşamı boyunca bu iddia ve kararlılığını korudu. Gerillanın samimi, dürüst ve çıkarsız yoldaşlık ilişkileri ve komünal yaşamına tanıklık eden yoldaşımız, her ne kadar daha erken katılmadığından dolayı pişmanlık yaşasa da kendisini yaşama adayarak, her anını mücadele ile geçirerek kaybettiği yılları telafi etmeyi başardı. Aldığı ideolojik eğitimlerle bir Kürt olarak kendi gerçekliğini daha iyi tanıma şansına ulaşan yoldaşımız, bu temeller üzerinde kişiliğini yaratmanın çabasına girdi. Bu anlamda verdiği emekle ve yaşadığı yoğunlaşmayla tüm yoldaşlarına hem örnek oldu hem de onların saygısını kazandı. Kendisini tanıdıkça ve özgürlük ölçülerine göre yeniden yarattıkça daha da özgürleştiğini hisseden Reşîd yoldaşımız, bu yoğunlaşmalarını daimi kılarak bir yaşam tarzı haline dönüştürdü. Her geçen gün gerilla yaşamının güzelliklerini keşfeden yoldaşımız, emekçi kişiliği, fedakarlığı ve samimiyet ile yaşamı daha da güzelleştiren yoldaşlarımızdan oldu. Kendisini sadece ideolojik derslerle sınırlamayan yoldaşımız, halkımızın bir özgürlük savaşçısı olarak gerilla savaş sanatında da yetkinleşmesi gerektiğinin bilincindeydi. Ancak bu şekilde halkımızın üzerindeki soykırım tehdidini parçalayabilir ve halkımızı hakkettiği özgürlüğüne kavuşturabilirdi. Bu bilinçle askeri eğitimlere yönelen yoldaşımız, temel gerillacılık taktik ve tarzını kısa sürede öğrendi. Fakat birçok gerilla branşında uzmanlaşması gerektiğinin farkında olan yoldaşımız, bunun çabasını verdi.
Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Avaşîn alanında görevlendirilen Reşîd yoldaşımız, büyük bir istek, heyecan ve coşku ile pratik çalışmalara katıldı. 2015 yılının ortalarından itibaren işgalci Türk devletinin Medya Savunma Alanları başta olmak üzere tüm gerilla alanlarına saldırı başlatması ve halkımıza yönelik sürdürdüğü soykırım politikasını sonuca ulaştırmak için yeni bir konsept devreye koyması üzerine savaşın yoğunlaştığı alanlara geçmek istedi. Daha fazla tecrübe kazanması için bir süre bu önerisi kabul edilmeyen Reşîd yoldaşımız, üstün bir çaba harcayarak yılların tecrübesini birkaç ayda edinerek büyük bir iddia ve kararlılıkla savaşın yoğun olduğu alanlara yöneldi. Nihayet düşmana duyduğu öfkeyi eyleme dönüştüreceği imkanı yakalayan Reşîd Serdar yoldaşımız, aldığı isme yaraşır bir pratiğin sahibi oldu. Girdiği eylemlerdeki cesareti ve soğukkanlılığı ile beraberindeki yoldaşlarına güç ve moral kaynağı oldu. İşgalcilere ağır darbelerin vurulduğu ve işgal planlarının her defasında hüsrana uğratıldığı bu süreçte üstlendiği tüm görev ve sorumluluklarını ustaca yerine getiren Reşîd yoldaşımız, militanca duruşu ve tüm yoldaşlarının saygısını kazanan mütevazı kişiliği ile örnek bir Apocu militan oldu. 1 Haziran 2018 günü gerçekleşen bir düşman saldırısında beraberindeki yoldaşlarıyla şehadete ulaşan Reşîd yoldaşımızın anısını uğruna mücadele ettiği özgür Kurdistan'da yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.
25 Ekim 2025
HPG Basın İrtibat Merkezi






