Sîdem yoldaşımız aslen Çewlîkli bir ailenin ferdi olarak İstanbul'da dünyaya geldi.
Ailesinin uzun bir süre önce İstanbul'a yerleşmesi nedeniyle burada doğup büyümek zorunda kalan yoldaşımız, belli bir ölçüde Türk devletinin asimilasyon ve soykırım politikalarından etkilense de taşıdığı Kürtlük cevherini her zaman korudu. Üniversite okumak için gittiği Ankara'da devrimci, yurtsever öğrencilerle tanışan yoldaşımız, bu vesile ile mücadelemizi de tanımaya başladı. Zaman içerisinde Kürt gerçekliğini daha fazla merak eden yoldaşımız, bu temelde hem araştırmalara girişti hem de özgür Kürtlüğü yaratma mücadelesi veren Apocu Hareketi tanıma sürecine girdi. Arkadaşlarıyla yaptığı tartışmalarla belli bir düzeyde hem Kürtlüğü hem de mücadele gerçekliğimizi tanıyan Sîdem yoldaşımız, yurtseverliğin önemli merkezlerinden biri olan Amed'e geçerek toplumumuzda yaşanan değişimi gözleriyle görmek istedi. Amed'e gidişiyle yaşamında yeni bir sayfa açılan yoldaşımız, halkımızın örgütlülük, bilinç, irade ve mücadele düzeyi karşısında hayranlığını gizleyemedi. Kürtlerin dışarıdan anlatıldığı gibi Ortaçağ karanlığına saplanıp kalmadığını, aksine tüm Ortadoğu ve dünyaya örnek ve öncü olabilecek bir toplumsal aydınlanmayı yaşadığını gördü. Sîdem yoldaşımız, bu gerçekliğin bir parçası olmak istedi. Toplumumuzdaki bu değişim ve dönüşümün mimarı olan Rêber Apo gerçekliğini ve felsefesini tanımadan ve anlamadan yaşananları anlamayacağının farkında olan yoldaşımız, bu temelde Önderlik savunmaları ve çözümlemeleri temelinde kapsamlı bir eğitim sürecine dahil oldu. Bir yandan da özgür basın çalışmalarında yer alan Sîdem yoldaşımız, Kurdistan'da özgür basının büyük bedeller verilerek yaratıldığının bilinciyle bu çalışmalara katıldı. Bu süreçte Sîdem yoldaşımızın dikkatini çeken en önemli husus; kadınların ulaştığı özgürlük düzeyi oldu. Kendisini Rêber Apo'nun özgürlük felsefesi ile geliştiren ve yeniden yaratan kadının topluma her alanda öncülük yaptığına şahitlik etti. Kadınlarla yaptığı tartışmalarla "xwebûn" yani ‘’kendi olma’’ kavramı ile tanışan yoldaşımız, yaşadığı yoğunlaşmalarla aslında şimdiye kadar kadınların hep başkasının olduğunu, kadınların kendisine ait hiçbir şeyinin olmadığını fark etti. Artık kendisine yeni bir yaşamın kapılarını aralaması gerektiğini düşünen Sîdem yoldaşımız, bunun ancak Rêber Apo'nun özgürlük felsefesi rehberliğinde olacağını belirtti. Aynı zamanda sistem içinde özgürlük ihtimalinin çok düşük olduğuna kanaat getiren yoldaşımız, ancak kapitalist sistem yaşamından koparsa gerçek anlamda özgürlük ve hakikat yoluna girebileceğini düşündü. Bunun da ancak Kurdistan dağlarında gerilla saflarına katılarak mümkün olabileceğinin bilincinde olan yoldaşımız, 2011 yılında okuduğu Hacettepe Üniversitesi'ni ikinci sınıfta terk etti ve yüzünü Kurdistan dağlarına dönerek Amed'den gerilla saflarına katıldı.
Amed’de bir süre kalan Sîdem yoldaşımız, daha sonra Medya Savunma Alanları'na geçti. Garê bölgesinde yeni savaşçı eğitimlerine dahil olan yoldaşımız, burada aldığı ideolojik eğitimlerle daha önce başladığı yoğunlaşmalarını daha da derinleştirme fırsatına kavuştu. Aldığı eğitimlerle öz gücünü ve iradesini tanıma imkanı bulan yoldaşımız, sistemin kadına biçtiği rollerin aslında köleliği derinleştirmekten başka bir işe yaramadığını daha iyi kavradı. Gerilla saflarına istekli ve bilinçli bir katılım sağladığı için dağ ve gerilla yaşamına uyum sağlamakta zorluk yaşamayan yoldaşımız, ulaştığı bilinç düzeyi ve yaşamsal tecrübeleri ile yoldaşlarına da yardımcı olarak onların kendilerini geliştirmelerinde emek ve çaba sahibi oldu. Gerillanın aynı zamanda halkımızın savunma gücü olduğunun bilincinde olan yoldaşımız, birçok gerilla taktiğini öğrenerek süren savaş sürecine aktif bir katılım sağlamak istedi. Eğitimini bitirdiğinde artık yetkin bir YJA Star gerillası olan yoldaşımız, büyük bir heyecan ve coşku ile yüzünü pratik çalışmalara döndü.
Yine Garê bölgesinde çalışmalarına devam eden Sîdem yoldaşımız, burada daha fazla deneyim kazandı. Gerillacılığın birçok detayına hakim olan yoldaşımız, düşman saldırılarının yoğun olduğu Zap bölgesine geçmek için yoğun bir ısrarın sahibi oldu. Yaşamdaki duruşu ve iddialı katılımı ile yoldaşlarına güven veren yoldaşımız, 2013 yılında Zap bölgesine geçerek buradaki direnişe katıldı. Birçok eylemin hazırlık aşamasından, pratikleşmesine kadar birçok aşamasında emek verdi. Fedakar kişiliği sayesinde yoldaşlarının saygısını kazanan yoldaşımız, hiçbir zaman kendisini yeterli görmedi. Her zaman mücadelesini büyütmenin arayış ve çabasında olarak Rêber Apo ve şehitler gerçekliğine layık olmak istedi. Zap'ta da bir süre mücadele yürüten yoldaşımız daha sonra Qendîl bölgesine geçerek mücadelesini sürdürdü. Burada daha çok siyasi ve ideolojik alanda mücadele yürüten yoldaşımız, birlikte mücadele ettiği yoldaşlarının örgütsel ve yaşamsal tecrübelerinden dersler çıkarmayı başardı. Artık kendisinden emin ve ne istediğini bilen bir Apocu kadın militan olan yoldaşımız, bu süreçte güçlü bir yoğunlaşmayı yaşadı.
DAİŞ çetelerinin Başûrê Kurdistan'daki halkımıza yönelik soykırım saldırıları başlatması üzerine halkımızın yanında olmayı bir militanlık görevi olarak gören Sîdem yoldaşımız, hiç tereddüt etmeden yüzünü Mexmûr ve Kerkuk alanlarına döndü. Burada halkımızla birlikte direnişe aktif bir şekilde katılan yoldaşımız, birçok eylemde yer aldı. Devlet ordularının karşısında direnmeden kaçtığı DAİŞ çetelerinin üzerine cesaretle giderek yaratılan korku duvarlarını yıkan öncü yoldaşlarımızdan biri oldu. Yaklaşık bir yıl kadar kaldığı bu yoğun savaş alanında görevini başarılı bir şekilde tamamlayan Sîdem yoldaşımız bir kez daha Medya Savunma Alanları'na döndü.
Bu sefer Metîna bölgesine geçen yoldaşımız, gerilla saflarına yeni katılan yoldaşlarının eğitimi ile ilgilenme görevini üstlendi. Her bir yoldaşının gelişiminden ve gerilla ile bütünleşmesinden kendisini sorumlu gören Sîdem yoldaşımız, kavratıcı ve kazanımcı tarzı sayesinde tüm yoldaşlarının kısa sürede gerilla mücadelesini anlamasını ve dağ yaşamına uyum göstermesini sağladı. Aynı zamanda mücadelesini büyütmek için yoğunlaşan yoldaşımız, özellikle Bakurê Kurdistan'da yaşanan yoğun mücadeleye cevap olmak istedi. Öz yönetim direnişi ve gerçekleşen fedai eylemler sırasında yaşanan şehadetlerden derinden etkilenen yoldaşımız, ısrarla Bakurê Kurdistan'a geçme önerisinde bulundu. Önerisi yoldaşlarınca kabul edilen Sîdem yoldaşımız, 2016 yılında Botan'a geçti. Botan’ın mücadelemiz açısından öneminin farkında olan yoldaşımız özellikle Botanlı kadınların düşman karşısındaki duruşundan derinden etkilendi. Onların Kürtlük değerlerine sahip çıkmaları, Kürt kültür ve dilini korumak için gösterdiği çaba Sîdem yoldaşımız için ilham kaynağı oldu. Botan alanında henüz birkaç ayı geçmeden gerçekleşen bir düşman saldırısında ağır bir şekilde yaralanan yoldaşımız, tedavi amacıyla bir kez daha Medya Savunma Alanları'na geçmek zorunda kaldı. Yüksek morali ve kararlı tutumu sayesinde yaralarını hızla saran yoldaşımız, yaptığı bir değerlendirmede yaşadığı yaralanmanın kendisini daha da bilediği, mücadele azim ve kararlılığını daha da güçlendirdiğini ifade etti. Bu nedenle iyileşir iyileşmez uzun bir süredir üzerinde yoğunlaştığı Hêzên Taybet çalışmalarına katılma istemini pratikleştirmek istedi.
Fedailiğin önce ruhta başladığını vurgulayan Sîdem yoldaşımız, bu ruhu kendisinde yaratmak için uzun süre yoğunlaştığını, kendisini dirhem dirhem bu amaçta erittiğini ve tam bir adanma ile bu amacını gerçekleştirmek istediğini belirtti. Bu nedenle yaptığı öneri kabul edilen yoldaşımız, büyük bir coşku ve heyecanla Hêzên Taybet çalışmalarına katıldı. Burada aldığı eğitimlerle var olan yoğunlaşmasını derinleştirme ve pratik projelere dönüştürme imkanı buldu. Bu yönüyle öncülük misyonuna denk bir katılım gösterdi. Sîdem yoldaşımız ideoloji kadar askeri çalışmalara da önem vererek olası bir düşman saldırısına karşı her zaman tetikte oldu. Askeri düzen, disiplin, duyarlılık ve atiklik konularında önemli bir düzeyi kişiliğinde temsil etti. Eğitimlerini başarılı bir şekilde tamamladıktan sonra Hêzên Taybet bünyesinde önemli çalışmalarda yer aldı. Mücadelemizin gelişmesinde ve yenilmezliğinde büyük emek ve çabaları oldu.
Türk ordusunun 2021 yılından itibaren Metîna, Zap ve Avaşîn bölgelerine saldırması üzerin ısrarla savaşın yoğun olduğu alanlara gitmek isteyen Sîdem yoldaşımızın önerisi kabul edildi. İhtiyaçlar temelinde Şehîd Delîl Batı Zap bölgesinde bulunan Girê Bahar Direniş Alanı’na geçmesi uygun görüldü. Buradaki direnişe dahil olan yoldaşımız, ilk günden itibaren fedakarlığı, militanca duruşu ve düşmana vurma isteği ile öne çıktı. Bu nedenle tüm yoldaşlarının yüreğinde yer edinen yoldaşımız, buna denk bir mücadelenin sahibi olmak için var gücüyle mücadele etti. Ancak yürüttüğü mücadelenin onu hayallerine kavuşturabileceğinin farkında olan yoldaşımız, bir an bile ne tereddüt etti, ne de kendisini herhangi bir çalışmadan geri çekti. Bu özelliğiyle örnek bir YJA Star gerillası ve fedai bir militan oldu. 12 Ekim 2022 günü Girê Bahar alanında gerçekleşen bir saldırıda şehadete ulaşan Sîdem yoldaşımız, bir fedai olarak son nefesine kadar özgürlük değerlerine bağlı kalmayı başardı. Yoldaşları olarak Sîdem yoldaşımızın özlemini duyduğu kadın özgürlüğüne dayalı demokratik özgür yaşamı mutlaka yaratacağız.
3 Aralık 2025
HPG Basın İrtibat Merkezi






