Haydar yoldaşımız Mereş’in Elbîstan ilçesinde köklerine bağlı yurtsever bir ailede dünyaya geldi.

Mereş yöresi özlü Kürtlüğün, kimlik mücadelesinin tarihten beridir yürütüldüğü bir yöre olmasından dolayı sürekli olarak düşmanın baskı ve sindirme politikalarına uğradı. Alevi toplumumuza sürekli olarak Sünni İslam ideolojisi dayatıldı, bu yüzden hunharca katliamlarla yüz yüze kaldı. Haydar yoldaşımız böylesi bir ortamda köklerine bağlı kalma mücadelesi veren bir ailede ve çevrede büyüdü. Düşman baskıları karşısında göç yollarına düşmek zorunda kaldı ve ailesi ile birlikte Almanya’ya göç etti. Kapitalist sistemin esas merkezlerinden biri olan ve özgür Kürtlüğü bitirmek için elinden geleni yapan Almanya’da her daim özüne, kimliğine ve yüreğinde büyüttüğü özgürlük düşlerine sadık kalmaya çalıştı. Sistemin sahte yaşamına kanmadı ve kendi halk gerçekliğinin bilincine varmak için çabaladı. Naif ve özlü kişiliğiyle çevresinde hep sevilen, etki uyandıran bir kişi oldu. Sistem okullarında beş yıl okuyan yoldaşımız yaşamı o okullarda öğrenemeyeceğini, bilakis kendi kimliğinden uzaklaşmanın merkezleri olduğunu sonraları daha çok idrak etti. Yaşamını emekle kurdu ve bunu her daim geliştirdi. Kurdistan Özgürlük Hareketi’ni ve mücadelesini ailesinin yurtsever olmasından dolayı erkenden tanıma fırsatı buldu. Almanya’da bulunurken sistemle olan çelişkileri daha çok arttı. İnsanların sahte özgürlükler içerisinde kendilerini toplumsallıktan kopartmaları ve insana verilen değerin söz konusu Kürt halkı olunca hiç akla getirilmemesi onu derin sorgulamalara itti. Sistemle olan çelişkileri derinleştikçe mücadeleyi daha fazla anlamak ve rol üstlenmek isteyen Haydar yoldaşımız 2011 yılında kararını vererek yönünü öz kimliğini yaşama mücadelesini verebileceği Kurdistan dağlarına dönerek gerilla saflarına katıldı.

Medya Savunma Alanları’nda ilk gerilla eğitimini alan yoldaşımız kendisini her daim daha ileri bir aşamaya taşımanın çabası ve yoğunlaşması içerisinde oldu. Eğitim sürecine büyük bir şevkle katılan ve eğitimde öğrendiği her şeyi yaşamında uygulamak için çabalayan yoldaşımız ilk andan itibaren hakiki bir Apocu militan olacağını kanıtladı ve mücadeleye ilk adımlarını bu temelde attı. Yoldaşlığa verdiği değer O’nun insana verdiği değerin ne kadar büyük olduğunu gösterdi. Bin yılların mirasını kendinde barındıran ve bunu mücadelesinin temel taşı haline getiren yoldaşımız bu yönüyle yoldaşlarına rehber oldu. Düşmanın bunca yıldır yarattığı tahribatlar varken insanın kendi eliyle hata yapmasını hiçbir zaman kabul etmedi ve bunu mücadelesinde açığa çıkarmanın üstün çabasını gösterdi. İnsanın iç güzelliği dışına yansır sözü Haydar yoldaşımızda ifade buldu. Güler yüzünde insan olmanın özünü yansıttı. Sevecenliği, sadeliği ve dürüstlüğü ile kâmil insanın meziyetlerini şahsında temsil eden bir devrimci olduğunu ispatladı.

Giriştiği tüm çalışmalarda önemli sonuçlar elde eden ve bunu daha fazla geliştirmenin çabası içerisinde olan yoldaşımız her zaman güven duyulan ve gelecek vadeden bir militan oldu. Kendisini mücadelenin en ön saflarına hazırlamak için büyük bir çaba sarf eden yoldaşımız hem askeri branşlarda profesyonelleşmek hem de verdiği mücadeleyi ideolojik bir zemine oturtmak için büyük bir uğraş verdi.  Bu temelde her zaman okudu, irdeledi, yoğunlaşmalarını etrafına aktararak en doğru olanı bulmak için sürekli tartışmalar yürüttü. Haydar yoldaşımız bir Apocu militanın fedailik noktasında varlık ile oluş arasındaki anlamın sırrına vakıf olması gerektiğini kavradı. Fedailiğin kendini özgür bir yaşam için feda etmek olduğunu ve aslında bunun yaşamı var etmek olduğunu kavramaya dönük sürekli derin yoğunlaşmalar içerisine girdi. Bu temelde Hêzên Taybet’e geçmek için yaptığı önerisi kabul edildi. Hêzên Taybet bünyesinde gördüğü ideolojik ve askeri eğitimlerde ileri düzeyde yoğunlaşma ve netleşme imkânı bulan yoldaşımız kendisini her açıdan tam donanımlı hale getirmek için büyük bir uğraş verdi. Sergilediği duruşuyla büyük ilgi toplayan ve güven veren Haydar yoldaşımız bir Apocu fedainin tam olarak nasıl bir yaşama ve duruşa sahip olması gerektiğini herkese gösterdi. Yaşamdaki doğal sorumluluğunu, hedef odaklı çalışma tarzı ve yoldaşlık ilişkilerine kattıkları O’nun önemli ve stratejik çalışmalara seçilmesini sağladı. Hareketimizin kritik çalışmalarında üstlendiği rol ve misyonu layıkıyla taşımanın ve gereklerini yerine getirmenin çabası içerisinde olan yoldaşımız giriştiği tüm çalışmalarda üstün bir başarı sergileyerek büyük beğeni topladı. Önder Apo’ya derin bir bağla bağlanan yoldaşımız bu bağın gerektirdiği gibi yaşadı.

Kadim Kürt halkının öz kimliğini, öz kültürünü her daim yaşadı ve yaşattı. Özünden ve inancından gelen bu değerleri Rêber Apo’nun ideolojisi ile birleştiren Haydar yoldaşımız, kendisini her açıdan örnek bir Apocu fedai militan olduğu kanıtladı ve adını mücadele tarihimize yazdırdı. 16 Ocak 2019 günü Garê’de şehadete ulaşan Haydar yoldaşımız halkının ve yoldaşlarının gönlünde ölümsüz bir kahraman olarak yerini aldı. Onun öz kimlik mücadelesine katkıları her daim hatırlanacak ve bıraktığı miras biz yoldaşları tarafından yaşatılacaktır.

 

19 Eylül 2025

HPG Basın İrtibat Merkezi

 

 

 

 

 

© 2025 hpgsehit.com KURDISTAN