Masîro Xabûr yoldaşımız, Rojhilatê Kurdistan sınırındaki Gever’in bir köyünde, Gewdan aşiretine mensup yurtsever bir ailenin dördüncü çocuğu olarak yaşama gözlerini açtı. Anacıl komünal toplumun kadim özelliklerini kendisinde barındıran emekçi bir annenin evladı olarak güçlü ahlaki politik toplum kültürüyle büyüdü.
Masîro yoldaşın edindiği bu ahlak ve kültür karakterini belirlediği gibi aynı zamanda tüm yaşamı boyunca emin adımlarla ilerleyen güçlü kişiliğinin de zemini oldu. 15 Ağustos 1984 Atılımı’nın gelişmesi ve gerillanın Kurdistan’da yaygınlaşması üzerine Türk devleti dağlardaki ve kırsal kesimdeki Kürt halkına yöneldi. Kürt halkına büyük zulümler yapıldı. Masîro yoldaşımızın doğup büyüdüğü Gever’e bağlı köy de düşman saldırılarının hedefi oldu. Düşman baskılarından dolayı 1985’te ailece Gever’den Elkê’ye göç etmek zorunda kaldılar. Masîro yoldaşımız, 1989’a kadar Elkê’de yaşadı ve ilkokulu burada okudu. Apocu Hareket’in tüm Kurdistan, Ortadoğu ve dünyaya yayılan sesi Masîro yoldaşımızın bilincine ve yüreğine de tesir etti. Botan’da nam salan komutanlarımızdan Şehîd Doktor Baran – Müslüm Durgun ve Şehîd Ezîme – Mihriban Saran yoldaşların heybeti, efsane gerillacılığı ve öyküleri herkes gibi Masîro yoldaşın da ilgisini çekti. Çocukluğundan itibaren dağların aşığı ve tutkunu olan Masîro yoldaş, adını duyduğu kahramanlar gibi bir gerilla olmayı istedi. 1989 yılının Temmuz ayında Elkê’de Şehîd Doktor Baran yoldaş aracılığıyla gerillaya katıldı. Doktor Baran yoldaşın bölüğüne dahil olup pratiğe başladı ve ilk eğitimini Şehîd Herekol – Hisên Çawiş yoldaştan aldı. Şehîd Herekol’un Masîro yoldaşa verdiği ilk ideolojik ve teorik eğitim, on yıllarca sürecek olan devrimci yaşamının temel taşlarını oluşturdu. Doktor Baran yoldaştan öğrendiği gerillacılık, sonraki yıllarda efsaneleşecek komutanlığının mayasını teşkil etti. Masîro yoldaşın Botan’da gerillaya katıldığı süreç, Hareketimiz açısından kritik ve çok zor bir dönemdi. Çünkü daha sonra mücadele tarihimizde Dörtlü Çete olarak adlandırılıp mahkum edilecek olan çeteciliğin Botan’da baş gösterdiği ve kendisini hakim kılmaya çalıştığı yıllardı. Masîro yoldaş o yıllarda genç bir gerillaydı, çeteciliği ayrıntılarıyla açığa çıkaracak politik ve teorik güce sahip değildi, ancak anlayış olarak Apoculuğu temsil etmediğini bilecek kadar PKK zihniyetini kazanmıştı. Apocu çizgiye özlü, dürüst ve emekçi bir katılım sergileyen Masîro yoldaş, tüm yaşamı boyunca çeteciliğe, tasfiyeciliğe, çizgi dışılığa, gerillacılığı bozan laçka yaklaşımlara karşı hem mesafeli durdu hem de güçlü bir savaşım içinde oldu. Botan’da sürekli hareket halinde olan gerilla bölük ve taburlarında yer almasından dolayı Besta, Herekol, Payîzava, Feraşîn, Şax, Colemêrg, Berwarî, Garisa, Gabar, Çirav, Mêrdîn, Kerboran, Hezex, Mawa, Cûdî, Kêla Memê, Qileban, Heftanîn, Metîna alanlarının tümünde gerillacılık yaptı. Masîro yoldaşın, Botan’da ayak basmadığı yer, gitmediği alan, keşfetmediği düşman hedefi kalmadı. Zozanlardan ormanlık alanlara, dağlardan ovalara her çeşit arazide gerillacılık yapmayı öğrendi. Müthiş adaptasyon yeteneği sayesinde her araziye, duruma ve koşula uyum sağlamayı başardı. ‘’Gerilla su gibidir, her coğrafyada kendisine bir yol bulur ve su gibi akar’’ sözünün vücut bulmuş somut haliydi. Masîro yoldaş, Kurdistan arazisinde su gibi akabilen, her ayrıntısına sızabilen, araziyle bir olup Kurdistan’ın müthiş coğrafyasını arkasını alarak düşmana karşı savaşabilen çok mahir ve yetkin bir gerilla haline geldi. Masîro yoldaş, düşmanın tüm kapsamlı saldırılarını, on binlerce asker, çete ve kontrayla yaptığı operasyonlarını karşılayabilen, düşmanı boşa çıkarabilen ve aynı zamanda darbe vurabilen bir pratik ortaya koydu. Farklı yer ve zamanlarda beş sefer çeşitli şekillerde yaralandı. Her yaralanmadan bir ders çıkarıp gerillacılığını daha da güçlü hale getirdi. Çok cesur, korku nedir bilmeyen bir gerilla komutanı olan Masîro yoldaş, onlarca sızma ve saldırı eylemine en önde katıldı. Cesareti, pratik zekası ve taktisyenliği sayesinde geliştirdiği birçok başarılı eylemden dolayı ödül ve terfilere layık görüldü.
Masîro yoldaş, 1996 yılının sonbaharında Önderlik Sahası’na geçti ve 1997 yılının sonbaharına kadar bir yıl boyunca Rêber Apo’nun yanında kaldı. Sekiz yıllık dolu dolu pratikten sonra Rêber Apo’nun eğitimini alan Masîro yoldaş, Apocu çizgi, ideoloji ve yaşam karşısında kendisini derinliğine sorguladı. Rêber Apo’nun sonuç alıcı anlayışı, tarzı, temposu ve üslubu karşısında kendi pratiğini ele aldı. Önderlik gerçeğini derinliğine kavrayarak, Apoculuğu daha fazla özümsemeyi ve kişiliğinde somutlaştırmayı hedefi haline getirdi. Ancak bu şekilde Rêber Apo’nun ve şehit yoldaşlarının anısına layık olacağını bilerek kendisini tüm gücüyle Rêber Apo’yu yaşamaya ve yaşatmaya verdi. Masîro yoldaş, Rêber Apo’nun eğitiminden sonra adeta yeniden doğmuş gibi çok büyük bir güç, moral ve perspektif alarak Botan’a bağlı Wan Eyaleti’ne düzenlendi. 1999 yılına kadar aralıksız bir biçimde burada pratik yürüttü. Aynı cesur ve kararlı yürüyüşünü burada da sürdürdü ve Apocu bir komutan olarak önemli rol oynadı. Masîro yoldaş, 1999’daki geri çekilme kararı temelinde Medya Savunma Alanları’na geçti. 2000 yılının baharına kadar burada kaldı, merkezi örgüt toplantılarına katıldı. Türk devletinin geri çekilme sürecini Kürt sorununun çözümü temelinde ele alması gerekirken bunu namertçe bir fırsatçılığa çevirip gerillayı imha etmeye çalışması üzerine Masîro yoldaş, 2000 yılında yeniden Botan’a geçti. Diğer yıllara göre savaşın fazla aktif olmadığı bu yıllarda Botan’daki gerilla varlığını koruyan ve halkımızla bağları güçlü tutan bir pratik sergiledi. 2002 yılında Medya Savunma Alanları’na geçip Zagros, Qendîl ve Garê alanlarında pratik yürüttü.
Devrim yürüyüşünü emin adımlarla, sağlam bir şekilde, kendini emekle yarata yarata sürdüren Masîro yoldaş, edindiği engin gerillacılık birikimi ve deneyimi neticesinde 2005 yılında Wan Eyalet Komutanlığı görevine uygun görüldü. Bu önemli görevi üstlenerek yeniden Botan’a geçti. 2010 yılına kadar kesintisiz bir biçimde Wan Eyaleti’nde pratik yürüttü. Bu yıllar düşmanın savaş tekniğinin kullanımını daha da yoğunlaştırdığı, insansız hava araçlarını aktif kullanmaya başladığı, nokta atışı yapabilen hava saldırılarını geliştirdiği, askerlerini farklı teçhizatlarla donatıp teknikle savaşa ağırlık verdiği yıllardı. Türk ordusunun teknik üstünlük ve yeni saldırı biçimleriyle sonuç almaya çalıştığı bu süreçte, düşman taktiklerini ve tarzını sürekli takip ederek bunları boşa çıkarmanın arayışında oldu. Son derece hassas ve duyarlı bir kişiliğe sahip olan Masîro yoldaşımız, en küçük ayrıntılara dahi dikkat ederek düşman saldırılarını kırdı ve düşmana büyük darbelerin vurulmasına öncülük etti. Özellikle düşmanın ferdi silahlara takılabilen termalleri zozanlardaki gerillalara karşı kullanıp tasfiye etmeyi hedeflediği bu yıllarda, Masîro yoldaş bir düşman birliğini çok ustaca pusuya düşürüp, düşman üstündeki silah ve teçhizatlara el koydu. İlk defa ferdi silah üzerindeki termal dürbününü sağlam bir şekilde elde etti. Askeri sanata, silaha ve tekniğe olan ilgi ve merakı en üst düzeyde olan Masîro yoldaş, elinde herhangi bir bilgi veya broşür olmadan, uğraşa uğraşa bu yeni termal tekniğini keşfedip kullanmayı öğrendi. Öğrendikten sonra da bu sefer düşmanın silahını düşmana karşı kullanıp farklı bir düşman birliğini Feraşîn zozanlarında pusuya düşürüp tümünü tasfiye eden, düşman cenazelerinin üzerine gidip tüm silah ve teçhizatlarına el koyup, hiç kayıp vermeden çok başarılı bir eylemi geliştirdi. Böylece hem düşmanın tekniğini işlevsiz kıldı, hem bu tekniği alıp düşmana karşı kullanma beceresini geliştirdi, hem de düşmanın geliştirmek istediği taktiği boşa çıkarıp düşmanı tasfiye eden yeni taktik açılımı geliştirdi. Savaş sanatına olan ilgisi sayesinde yaşanan güncel gelişmeleri anı anına yakından takip eden, kafasını yoran ve çözüm yollarını geliştiren Masîro yoldaş, Kurdistan Özgürlük Gerillası'nın yeniden yapılandırılmasının savaş sahasındaki fikri, pratik ve taktik öncülüğünü yapan komutanlarımızdandı. Bu temelde teori ile pratiğin, teknik ile taktiğin müthiş dengesini tutturarak mücadelemizde ilkleri yaratabilen gerilla komutanlarından olmayı başardı.
Bakurê Kurdistan'da yürütülen destansı mücadelenin mimarlarından olan Masîro yoldaşımız, 2010 yılı sonbaharında Medya Savunma Alanları’na geçti. 2010 – 2011 yılı kışında Mahsum Korkmaz Askeri Akademisi’ndeki eğitime dahil oldu. Eğitimde hem engin birikim ve tecrübesini yoldaşlarıyla paylaştı, hem de Apocu çizgi karşısında kendisini sorgulayarak duruşunu daha güçlü hale getirdi. Masîro yoldaş, 2011 yılında PKK Ocağı’nda eğitime dahil olmak üzere Qendîl’e geçti. Fakat İran devletinin 2011 yılında Partimiz PKK’ye saldırması üzerine Masîro yoldaşımız da buradaki savaşa dahil oldu. Gerçekleşen saldırıya karşı gelişen meşru savunma savaşında aktif rol oynadı. Hareketimizi tasfiye amaçlı bu kapsamlı saldırı konsepti gerillanın direnişiyle boşa çıkarılıp savaş bittikten sonra PKK Ocağı’nda eğitime katıldı. Eğitimini başarıyla ve çok güçlü bir yoğunlaşmayla tamamladıktan sonra 2012 yılı baharında Amanos Saha Komutanlığı görevine atanarak Bedreddı̇n Amanos – İbrahı̇m Şengül yoldaşla birlikte Amanoslara geçti. 2013 yılına kadar Amanoslar’da pratik yürüten Masîro yoldaş, gelişen ateşkes durumu ve sonrasında gerçekleşen çete saldırılarına müdahale etmek üzere 2013 yılının Temmuz ayında Rojavayê Kurdistan’ın Efrîn bölgesine geçti.
Rojava Özgürlük Devrimi’nin korunmasında büyük emeği olan Masîro yoldaşın adının en fazla öne çıktığı, rolünü çok aktif oynadığı yer; 2014 yılındaki Tarihi Kobanê Direnişi’ydi. Masîro yoldaş, Kobanê Direnişi’nin komutanlığında görev üstlenip bu destansı direnişi geliştirdi. Kuşkusuz tarihi bir direnişte yer almak, bunun komutanlığını yapmak çok önemlidir. Ancak bir de savaşlarda tarihe yön veren iradenin ortaya çıktığı, hükmünü icra ettiği ve tarihi başarılara yol açtığı kader tayin edici kritik anlar vardır. İşte Masîro yoldaş Kobanê Direnişi’nin en fazla saldırılarla yüz yüze kaldığı, kimi çevrelerin artık umudunu yitirdiği, DAİŞ çetelerinin her taraftan destek alarak Kobanê’yi kuşattığı, direnişin son birkaç mahalleye sıkıştığı, yağmur gibi mermi, top ve bombaların yağdığı, akbabaların ellerini ovuşturarak ‘’Kobanê ha düştü, ha düşecek’’ dediği, uluslararası hegemonik güçlerin karadan ve havadan izleyerek ‘’acaba Apocular bir şey yapabilecek mi’’ diye beklediği bir atmosferde, Apocu fedai komutanlık iradesini açığa çıkardı. Kobanê’deki direnişçilerin diline pelesenk olan, herkese umut aşılayan, çıkış yaptıran Masîro yoldaşın ünlü ‘’çend çeteyên pîsîk û qirêjû hene, em ê wana paqij kin’’ sözü böylesi tarihi bir anda dudaklarından döküldü ve hiç kimsenin beklemediği tarihi çıkışı yaptı. Masîro yoldaş, savaş sahasında düşmanını küçümsemek için değil, Apocu fedai iradenin nelere kadir olduğunu bildiği ve herkese göstereceği için kendinden çok emin bir şekilde bu sözleri söyledi. Bugün DAİŞ belasından kurtulmuş bir insanlık olduğu için şimdiki koşullarda konuşmak ve masa başında yiğitlik taslamak kolaydır. Ancak devletlerin ve koca orduların DAİŞ’in adını duyar duymaz kaçtığı bir dönemde tarihe yön veren zafer iradesini dile getirmek ve yiğitliğini sergilemek Apocu fedai komutan Masîro yoldaşa nasip olmuştur. “Kobanê, Stalingrad olacak ve DAİŞ’in, Kobanê’ye saldırısı, DAİŞ’in bitişinin başlangıcı olacak” sözlerini pratikleştiren ve Kobanê’de Stalingrad’ı geçen direnişi ortaya koyan zaferin mimarlarından biri olarak adını tarihe yazdırdı.
Muzaffer Kobanê Direnişi’ni bu ruh, anlayış, cesaret, müthiş gerilla taktikleri ve yanı başındaki Apocu savaşçı ve komutanlarla birlikte zafere taşıyan Masîro yoldaş, 2016 yılının başına kadar Rojavayê Kurdistan’da pratik yürüttü. Buradaki tarihi rolünü oynadıktan sonra görevini Yekîneyên Parastina Gel – YPG’ye devrederek yüzünü Kurdistan dağlarına döndü. Masîro yoldaş, dağlara gelir gelmez 2016 yılının Mart ayında gerçekleşen HPG Komuta Konseyi toplantısına katıldı. Bu toplantıda açığa çıkan perspektif ve ihtiyaçlar temelinde Botan Saha Komutanlığı’na dahil olmak üzere 4 Nisan 2016’da Botan’a geçti. Tüm Botan’ı avucunun içi gibi bilen Masîro yoldaşın bir özelliği de hiçbir zaman kuryeye ihtiyaç duymamasıydı. Yüksek duyarlılığı, güçlü sezgileri, ne zaman nereden geçeceğini çok iyi kestirmesi, arazi hakimiyeti ve güçlü disiplini sayesinde nereye hareket etse daima bir öncü olarak giderdi. Gerillacılık yaptığı coğrafyayı beynine ve yüreğine kazımış olan Masîro yoldaş, hep bir öncü olarak yol aldı. Kendisini korumaması, biraz geride durması gerekirken hep en önde olması yoldaşları tarafından eleştirilse de, Masîro yoldaş geriden gelmeyi hiçbir zaman kabul etmedi. İki yıl boyunca Botan Saha Komutanlığı üyesi olarak görev yürüten Masîro yoldaş, 2018 yılında birinci dereceden sorumlu Botan Saha Komutanı olarak görev üstlendi. Düşmanın anlık istihbarat ve tekniği yoğun kullanarak geliştirdiği yeni saldırı tarzını erkenden çözümleyerek buna karşı gerilla takımlarından gerilla timlerine geçişin gerekli olduğunu gördü. Bu yüksek öngörüsünü pratikleştirmek ve düşmanın saldırı taktiğini boşa çıkaracak tarzı geliştirmek için büyük bir emek sarf etti. Masîro yoldaşın, yüksek öngörüsü alışkanlıklarımızın duvarına çarpsa da, o hiçbir zaman pes etmedi, doğruluğuna inandığı gerillacılığın gelişmesi için ısrarcı oldu. Demokratik modernite gerillacılığının şekillendiği yeniden yapılanma sürecinde Masîro yoldaş, öngörü, öneri ve çabalarıyla önemli katkı sağlayan komutanlarımızdan biri olarak rolünü oynadı.
Masîro yoldaş, boğazında nükseden bir hastalık kendisini çok zorlamasına rağmen, Botan’daki önemli görevini ve tarihini sorumluluğunu yerine getirmeye çalıştı. Yoldaşları tarafından tedaviye gitmesi belirtilse de, Masîro yoldaş halkına, özgürlük davasına ve yoldaşlarına daha fazla hizmet edebilmek için son ana kadar da Botan’da kalmakta ısrarcı oldu. 2019 yılında hastalığı çok ciddi bir duruma geldiğinde tedaviye gitmeyi kabul ederek Medya Savunma Alanları’na geçti. Tedavi gördüğü süreçte hastalığı rahat bir ortamda ve imkanların olduğu koşullarda olmasını gerektirmesine rağmen, Masîro yoldaş bu tür ortamların kendisini zorladığını, tedavi amacıyla olsa da konformizmden nefret ettiğini ve sevdalısı olduğu zorlu Kurdistan dağlarına gelmek istediğini belirtti. Tedavi sürecini Kurdistan dağlarında devam ettiren Masîro yoldaş, kısa bir dönem boyunca Merkez Karargah Komutanlığımızın yanında hem tedavisini devam ettirdi hem de yoğunlaştı. Komutanlığımızla yaptığı tartışmalar neticesinde daha büyük devrim görevlerini gerçekleştirmek üzere yeniden Sakine Cansız PKK Ocağı’nda eğitim görmek üzere yola çıktı. Masîro yoldaş, yol sürecindeyken kendi inisiyatifi dışındaki bir hareket tarzının yol açtığı durumdan kaynaklı 27 Mayıs 2020’de gelişen düşman saldırısı sonucunda şehadete ulaştı.
Özgürlük mücadelemizin büyük emektarlarından ve üstün askeri dehası ile bizlere her zaman yol gösterici olan öncü komutanımız Masîro yoldaşın şehadeti, kuşkusuz Kürt halkı ve Apocu Hareket için telafisi çok zor olan ve yeri doldurulamayacak olan bir şehadettir. Fakat bizlere bıraktığı zengin mücadele mirası, içten, dürüst, katıksız yoldaşlığı ve üstün gerillacılık hüneri ile bizlere daima yol gösterecektir.
24 Kasım 2025
HPG Basın İrtibat Merkezi






